Bir zamanlar ısrarla takip ettiğim festivaller arasındaydı. İstanbul Film Festivali, Komedi Filmleri Festivali, Film Ekimi....
Öncesinde listeler çıkarır, haritalar çizer, filmler hakkında geniş bilgi edinir, nereden çıkıp nereye gidiline bilineceğine dair geniş planlar yapardık. Evet evet neredeyse festivale gitme seremonimizi proje kıvamına getirir, başarı ile sonlandırdığımızda hüzünlenir, ufak çapta bir matem tutar, seneye görüşmek üzere der ayrılırdık...
Ayrılmadıklarımız da olurdu tabi ama festival arkadaşı ayrı olmalıdır... Tamam itiraf ediyorum festivale herkes gelmek istemez. Birlikte her daim festivale gidebilecek arkadaşlarım ayrı olduğundan diğer arkadaşlarım hayatıma birini soktuğumu ve köşe bucak kaçıp çılgınlar gibi bir aşk yaşadığımı düşünürlerdi. Gerçek şuydu köşe bucak sakladığım sevgilim sanattı:))))
Sonunda yaşamak istemiyorum deme riskinin yüksek olduğu Fransız Filmleri, sonuna kadar karanlık Afgan Filmleriydi, alt yazısını önümdeki entel bonus koca kafalı amca yüzünden göremediğim tahminen anlamaya çalıştığım Danca filmlerdi....
Hatta bir keresinde tanıdığım en yaratıcı, bakışı dünya tatlısı, huysuz mu huysuz ve en mühendis sevgili bir arkadaşımla plansız bir filme girelim demiştik. Heyecan burada başlıyor işte düşünün film kime ait, kim var kim yok, eleştiri yorum hiç bir şey okumamışız. Arkadaşım döndü "amaan film ne kadar kötü olabilir ki.... dedi ve devam etti, olmadı paramızı geri isteriz hahah" Bu ölmeden önce kullanılan son sözler gibi tarihe altın harflerle kazınacak hatta literatüre geçebilecek önemlilikte bir diyalogtu. (monolog değildi çünkü gülerek sohbete dahil olmuş ve bir çeşit heehe değil mi ama demeye getirmiştim)
Film başladı emin olmamakla birlikte Afganca'ydı diyaloglar, iki çocuk ve bir köpek filmin baş rol oyuncularıydı buraya kadar normal neden olmasın tabi... Bahsi geçen 2 çocuk filmin başından sonuna avaz avaz bağırırken, tabi geriye köpek kaldı o da boş durmadı havladı... 10 dakika geçmişti arkadaşım dönerek "paramızı çok acil geri vermeliler"dedi. Şoka girmiştim cevap verebildim mi hatırlamıyorum sanırım beyin bir süre sonra uyuşabiliyormuş anlamış olduk. Tabi ki böyle bir filmde ara olmalıydı,dimiii olmalıydı.!! Tabiki yoktu... 1saat 33 dakika... Evet evet izledik... Sonuna kadar savaştık!...
Filmin sonunda artık savaşı kaybetmiş sinir buhranı geçirmiş olan bizler ohh derken yanımızdaki çift ayağa kalktı!! Hayretle bakarken acaba ne olabilir? Sonunda bitti diye sevinç çığlıkları atıp birbirlerine sarılırlar herhalde diye beklerken onlar alkışlamaya başladılar, hemde ayakta!!.. Sanmayın ki şaşırdık hiç bozuntuya vermeden, hiiiiiç aynı filmi izlememişiz gibi düşünerek, bu hikayeyi kapadık.... Evet eminim film konusu ve mesajı itibari ile çok içerikliydi ama biz sürekli bağıran çocuklardan , havlayan köpekten ve karanlıktan adapte olmadık yani sanırım:) Hatırladıkça zangırdıyorum:))
Aradan yıllar geçti ve filmi az önce buldum... Şu an buradalar.. Yukarıdaki fotoğraflar filme ait,
Fransız-İran-Afgan yapımı film tam bir üçü bir arada hissi verdi gerçekten... Şaşkın Köpekler (Stray Dogs)...
Film bir dolu ödül almış. 2005 yılında gittiğimiz filmin etkileri hala üzerimizde olduğuna göre film bu kadar ödüle değermiş:)
Her ne kadar uzun süredir ben de bu keyifli sanat etkinliğine dahil olamasamda hikayeden kıssadan hisse çıkarma ve filmlere bir göz at derim, hatta hazır kendine alırken bana da bir bilet ayarla derim:)
http://filmekimi.org/
Ps: Bu hafta sonu yokum ama emin ol bir dolu hikaye ile geri döneceğim....
Ayrılmadıklarımız da olurdu tabi ama festival arkadaşı ayrı olmalıdır... Tamam itiraf ediyorum festivale herkes gelmek istemez. Birlikte her daim festivale gidebilecek arkadaşlarım ayrı olduğundan diğer arkadaşlarım hayatıma birini soktuğumu ve köşe bucak kaçıp çılgınlar gibi bir aşk yaşadığımı düşünürlerdi. Gerçek şuydu köşe bucak sakladığım sevgilim sanattı:))))
Sonunda yaşamak istemiyorum deme riskinin yüksek olduğu Fransız Filmleri, sonuna kadar karanlık Afgan Filmleriydi, alt yazısını önümdeki entel bonus koca kafalı amca yüzünden göremediğim tahminen anlamaya çalıştığım Danca filmlerdi....
Hatta bir keresinde tanıdığım en yaratıcı, bakışı dünya tatlısı, huysuz mu huysuz ve en mühendis sevgili bir arkadaşımla plansız bir filme girelim demiştik. Heyecan burada başlıyor işte düşünün film kime ait, kim var kim yok, eleştiri yorum hiç bir şey okumamışız. Arkadaşım döndü "amaan film ne kadar kötü olabilir ki.... dedi ve devam etti, olmadı paramızı geri isteriz hahah" Bu ölmeden önce kullanılan son sözler gibi tarihe altın harflerle kazınacak hatta literatüre geçebilecek önemlilikte bir diyalogtu. (monolog değildi çünkü gülerek sohbete dahil olmuş ve bir çeşit heehe değil mi ama demeye getirmiştim)
Film başladı emin olmamakla birlikte Afganca'ydı diyaloglar, iki çocuk ve bir köpek filmin baş rol oyuncularıydı buraya kadar normal neden olmasın tabi... Bahsi geçen 2 çocuk filmin başından sonuna avaz avaz bağırırken, tabi geriye köpek kaldı o da boş durmadı havladı... 10 dakika geçmişti arkadaşım dönerek "paramızı çok acil geri vermeliler"dedi. Şoka girmiştim cevap verebildim mi hatırlamıyorum sanırım beyin bir süre sonra uyuşabiliyormuş anlamış olduk. Tabi ki böyle bir filmde ara olmalıydı,dimiii olmalıydı.!! Tabiki yoktu... 1saat 33 dakika... Evet evet izledik... Sonuna kadar savaştık!...
Filmin sonunda artık savaşı kaybetmiş sinir buhranı geçirmiş olan bizler ohh derken yanımızdaki çift ayağa kalktı!! Hayretle bakarken acaba ne olabilir? Sonunda bitti diye sevinç çığlıkları atıp birbirlerine sarılırlar herhalde diye beklerken onlar alkışlamaya başladılar, hemde ayakta!!.. Sanmayın ki şaşırdık hiç bozuntuya vermeden, hiiiiiç aynı filmi izlememişiz gibi düşünerek, bu hikayeyi kapadık.... Evet eminim film konusu ve mesajı itibari ile çok içerikliydi ama biz sürekli bağıran çocuklardan , havlayan köpekten ve karanlıktan adapte olmadık yani sanırım:) Hatırladıkça zangırdıyorum:))
Aradan yıllar geçti ve filmi az önce buldum... Şu an buradalar.. Yukarıdaki fotoğraflar filme ait,
Fransız-İran-Afgan yapımı film tam bir üçü bir arada hissi verdi gerçekten... Şaşkın Köpekler (Stray Dogs)...
Film bir dolu ödül almış. 2005 yılında gittiğimiz filmin etkileri hala üzerimizde olduğuna göre film bu kadar ödüle değermiş:)
Her ne kadar uzun süredir ben de bu keyifli sanat etkinliğine dahil olamasamda hikayeden kıssadan hisse çıkarma ve filmlere bir göz at derim, hatta hazır kendine alırken bana da bir bilet ayarla derim:)
http://filmekimi.org/
Ps: Bu hafta sonu yokum ama emin ol bir dolu hikaye ile geri döneceğim....