Sayfalar

2011-02-02

Uykusuzluk...


  
Uykusuzluk....

Senin böyle sorunların yoktur gerçi bilirim eskilerin tabiri ile tavuk gibisindir, yumuşak bir yere kafanın hafifçe dayanması yeterlidir. Ben heyecanla bir şeyler anlatıp dünyayı kurtarırcasına çırpınırken televizyonda "National Geographic" ve türevleri belgesel kanallarını açar beni dinliyor gibi yapar horuldamaya başlarsın. Peki ben ne yaparım tabi uykusuzluk için ilk hamleyi yaparım.

"Korku Filmi"

Uyumadan önce korku filmi izlenmez ki bu bilinmez varlıklar, zombi vs... filmi ise o halüsinasyonların da davetçisidir. Film biter yatağa giden yol soğuk ve karanlıktır ama aşılması gereken bir yer daha vardır tuvalet:) Çocukluğumuzdan beri tüm görünür görünmez varlıkların mekanıdır:) Bir filmde tuvaletten ölümcül büyüklükte fare fırlar, birinde ayna da diş fırçalarken bir gölge belirir, duş alırken biri elinde bıçakla arkandan yaklaşır...


Tuvaleti aştın mı işin kolaylaşmıştır. Yataktasındır ama nedense evden acayip sesler, tuhaf ışıklar gelmeye başlar...

"sabah normal insan gibi uyanmak için artık çok geçtir"

 "Gece Atıştırması"

Pek bir keyif verir, şöyle mis gibi kızarmış bir ekmeğe nutella olsun, hani zeytinyağlı bir şeyler olsun aslında ne olursa olsun:)) Garip bir örnek verebilirim çocukluğumda geceleri annemin yufkalarını tırtıklarım anneciğim börek yapmak için her elini attığında bölük ve pörçük yufkaları görüp "cnm yavrum develer hamur yer" derdi. Benim takıldığım hep deve gerçekten hamur yer miydi? Yoksa bu anneden çocuğa miras kalan şehir efsanelerinden biri miydi? Konu ile ilgili bilgisi olan bana dönebilir:)

Neyse mutfaktan çıkarsın toksundur ama uykusuzluğunda artık toktur. Sen yediklerini hazmedene kadar tatlı tatlı kiloları almış, tok ve uykusuz biri olarak geceye kitap, dergi, tv ne varsa devam edersin.

"sabah normal insan gibi uyanmak için artık çok geçtir"

"Takıntı"

İş, aşk, hastalık..... Kim bilir daha neler var ama saymak uzun zaman ve satır alabilir. Huzursuzluk diz boyudur. Sağ yaparsın, sol yaparsın ee birde sırtını havalandırmak için yüz üstü dönersin yok olmadı, yastığa sarıl ee bu da olmaz... Yaz aylarından biri ise sıkıntı daha da büyür nem ve sıcak hava da işin içine girer... "Ay çok sıkıldım lütfen yataktan kalk:))" Evet böyle durumlarda ne yapılacak en mantıklı eylem budur.

"sabah normal insan gibi uyanmak için artık çok geçtir"

"Ses"

Bazı bünyeye işlemeyen bir etkendir, şahsen TV karşısında uyumayı çok seven bir kişi olarak uyku sırasında durağan sesleri işitmeme kabiliyetim mevcuttur.
Buna verebileceğim en büyük örnek saat sesi takıntısı olanlar. Sesi duymaya başladıkça gittikçe artar tık...tık...tık..tıktıktık şeklinde gözlerde kanlanmaya sebep olacak bir sinir buhranına doğru alır başını gider. Yeterince sinir bozmadıysa pilleri söküp kurtulabilirsiniz, ha iş işten geçti nevriniz döndüyse merhaba uykusuzluk:)
Zaman zaman komşu etkisi de vardır ki normal şartlarda belirli bir periyodu yoktur.

Yeri gelmişken bir örnek daha Caddebostan Hayal Kahvesi çok sevdiğim bir mekandır, bitişiğinde oturan pek bir yakınımda kaldığım zamanlarda orası benim için kabustur çünkü kapı pencere işlemez sese. Tamam alışkınım da sorun şu latin müziği!!! Bu müziği uyumak için dinlemezsin dimi, sürekli bir hareket etme güdüsü bedene hakim olmakta. Party havası var evde sürekli:))

"sabah normal insan gibi uyanmak için artık çok geçtir"

"Ödev, İş"

Sabaha yetiştirilmesi gereken acil bir işiniz olabilir, ee elimiz mecbur elimizde sadece gece var ne yapacağız uykumuzdan biraz kısıntıya gideceğiz. Aynı durum sınav ödev durumlarında öğrenciler için de geçerlidir. Bu durumun diğerlerinden farkı istekli uykusuzluktur. Bahsi geçen istek yanlış anlaşılmasın:) bazen istemeden istemek zorunda kalabilirsin. Bu durumlarda yine bir farklılık daha vardır iş bitiminde dünyanın en güzel uykusu ve en huzurlu sevgilisi yataktır. Bitene kadar en özlem duyduğunuz odur. Bu kavuşma sersem bir gülümseme, çok büyük ve çok kısa bir şenlik tadında geçer. Diğerleri ile büyük ortak nokta ise;

"sabah normal insan gibi uyanmak için artık çok geçtir"

"Bebek"

Ses içine almak haksızlık olurdu malum yaş ve doğuş görevim itibariyle bebekler özel:)
Sabahtan akşama çalışılmıştır ve tüm badireler atlatılarak günün en güzel zamanına gelinmiştir, uyku.
Soğuk bir havada sıcacık yatağa girilmiş REM geçilmiş sıra deriin fosurdamalara gelmiştir veeeeeeeeeeeee;
- Ciiyaakkk
Yanlış duymadın cnm bebek uyandı. Bahsi geçecek erkek böyle durumlarda harika baba misyonunu yerine getirerek kalkıp bebeğe bakacaktır. Huysuzluğu büyükse saatte bir kalkıp uykunuzu, uyumasam daha iyi moduna getirecek çünkü bir süre sonra her ses ağlama gibi gelecek ellerinizin titremeye başlayıp kendinizi yatakta oturuyor bulmanız da olası...

Geçen gün haberlerde yurdum insanının bir icadını gördüm. Bir beyefendi sese duyarlı bir düzeneği beşiğe takmıştı. Çocuk huysuzluk yapmaya başlayıp ses çıkardığında(neden ağladığında demek istemedim acaba:) beşik kendi kendini sallamaya başlıyor. Bana az da olsa çözüme ulaştırır gibi geliyor. Şöyle bir sorun daha var doktorlar artık bebelerinizi sallamayın diyor, kalıcı etkiler bırakabilirmiş. Sanırım seninkiler o zamandan kalma:) Benimkiler doğuştan olabilir ona hiç girmeyelim:)

Neyse elimizde henüz bu icat olmadığına ve bebemiz halen
- Ciiyaakkk
dediğine göre;

"sabah normal insan gibi uyanmak için artık çok geçtir"

Sınırlı sayıda sayabildiğim uykusuzluk nedenleri üzerine daha çoook neden eklenebilir. İstersen paylaş ama nedenden çok çözüm paylaşmanı tercih ederim. Çözüm demişken elbette bir kaç tane eminim çok dahice bulacağın çözüm paylaşabilirim;

* Koyun saymak ama mümkünse dolgun koyun saymak, koyun yavaş çekim atlasın ki uyumak kolay olsun. Hızlı hızlı atlayan koyunlar beni gerdiğinden uykusuzluğa sebep oluyor:) İtiraf etmek gerekirse kuzu sayma ile başladığım maceram çiftlik kurup timsah terbiyeciliği yapmaya kadar gidip bir strateji oyunu haline geldiğinden beri kuzu saymıyorum:)
*Yoğurt yemek, ayran içmek harika iki yöntemdir. Genelde uyuyamadım diyen her kim olursa olsun "e yoğurt yeseydin" tavsiyemden haberdardır. Abartılmadığı zamanlarda mışıl mışıl uyutur.
*İlaç içmek. Tavsiye edemem çünkü hiç denemedim. Ama eğer sıkıntı büyükse doktorunuza danışın yani bunun içinde beni beklemenizin bir anlamı yok:)
*  Depresyona girin, inanılmaz bir uyku hissi hakim oluyor insanda tabi herkeste bu da farklılık gösterebilir.
* Kendimce geliştirdiğim yöntemlerden birini söyleyeyim; önce beyaz boş bir duvar düşünüyorsun, boş duvarın beyazlığına adapte olup kapalı konumdaki gözlerimizi ağırlaştırıyoruz.Tek şart hiç bir şey düşünmemek, konsantrasyon işi...Bende şaşmaz uyku kesindir:)
*Ninni tabi ki bir yöntem ama mesela benim sinirimi bozabilecek bir yöntem.
*Erken kalkın ve gün içinde yorulun:) Spor yapmak, dans etmekte etkili yöntemlerdendir.
*Bir tanıdık bir keresinde çocukluğundan beri uyumakta zorlandığında saç kurutma makinesini çalıştırdığını söylemişti. Aha buldu yine beni, kaç kaç dedim ama sonra ufak bir araştırma sonucu bu gibi seslerin bebeğin insan karnında duyduğu seslere benzediğinden uyku hissi yaratabileceini öğrendim. Deneyebilirsin ama yaz aylarında 42 derece sıcaklıkta uyumak biraz zor olabilir:)) 

Hala uyuyamıyorsanız elimden geleni yaptım, olduğu kadar:)

Ps: Şu an vahim bir uykusuzlukla esniyorum:)Sebebi yazımın içinde saklı;) Şarkı Link'i.

0 yorum:

Yorum Gönder