Kepçe kulakların, biçimsiz burnun, küçük ağzın, anlamsız bir kafa yapın olabilir. İstemediğin benin, fareye benzettiğin bir doğum leken :), çarpık bacakların, kurtulmak istediğin kiloların, almak istediğin kiloların, çillerin vss vss olabilir.
Bunların bir kısmını değiştirebilir misin??
- Evet.
Tıp oldukça ilerledi hatta arzu edersen gidip Megan Fox gözleri, Angelina Jolie dudakları, Tyra Banks göğüsleri yaptırabilirsin. Araya biraz Scarlett Johansson, Natalie Portman, Salma Hayek, Kelly Brook işte kimin neyini beğeniyorsan ortaya karışık bir bomba çıkarabilirsin:)
Her ırkın vücut şekli, yüz yapısı farklılık gösteriyor, zaten bunlar hepimizin dikkatini çeken farklılıklar. Koyu tenli insanların genelde hatları dolgunken (bayanların özellikle arkadan bakıldığında:), soğuk iklim insanının süt beyazı teni ve zayıf yapısı var. Türklere gelince kabul edelim ki hatlarımız yuvarlak:) (kiloluyuz demiyorum çünkü yuvarlak daha sevimli:)
Japon çizgi filmleri çocukluğumdan beri bu anlamda hep dikkatimi çekmiştir. Bıcır bıcır minicik gözleri vardır pek bir sevimli ama onlar çizgilerde yüzün yarısını kaplayacak büyüklükte parıl parıl parlayan gözler çizerler. Herhalde olmak istediklerini hayal ederler. Dünya genelinde ciddi bir nüfusa sahip bu çekik gözlü ırkın diğerlerini normal kendini farklı görmesi ne garip.... Şimdilerde göz büyültme ameliyatı olanlar varmış. Lütfen söyle onlara yapmasınlar! Şahsen böyle görmek istiyorum onları, gülünce çizgi çizgi, mutluluğun altını çizercesine...
Bakış açımızı biraz değiştirsek ve birde şu açıdan baksak; kusurlarımız da aslında bizi bir diğerinden ayıran farklılıklarımız değil mi?? Bir diğerine benzeme ihtiyacımız neden kaynaklanıyor diye sormak isterdim ancak anlamsız... Diğerine benzemeliyiz çünkü bize ideal olarak gösterilen belli bünyeler var. Baklavalı üçgen erkekler, düğme burunlu dolgun dudaklı geniş kalçalı kadınlar. Asırların tartışması karşınızda taaataaammmmm:)
İdeal olan güzel midir? Peki benden beklenmedik bir çıkış yapıyorum o halde...
- Evettt!!!
Ama diğerlerinin dayattığı değil, benim idealim güzel ya da yakışıklıdır. Yakın zamanda Kainat Güzellik Yarışmasında Jüri üyesi olmayacağıma göre senin için bu yorumum sorun olmaz diye düşünüyorum :)...
Boğazı için gittiği doktordan nefes işlevini yitirmiş bir burna sahip olduğunu öğrenerek çıkan ben hala doktorun;
- yarın gel ameliyat ol hem biraz da burnuna rötuş yaparız söylemiyle acaba mı diyorum? Derin bir ikilem bence... Yaa beni ben yapan kusurumla, farklılığımla yola devam ya da biraz yontulup herkesce daha güzel... Kendimle devam etmeyi seçebilirim ya da bu kadar olayı dramatize etmeme kararı alır "zaten hamuru bende yahuuu, ekleme yaptırmıyorum nasılsa ufak bir düzeltme cnm derim:)
Benim kararım bende kalsın, ilerleyen zamanda yeni bir icat çıkarırım kendime ama şöyle bir gerçek var ki yakın gelecekte insanlar şu an bize kusur gelen ayrıntılara kavuşabilmek için ameliyat olacaklar. Biliyorum bir zaman gelecek kemerli burunlar, kepçe kulaklar, ince dudaklar vs. çekiciliğinden dolayı moda olacak.... Farklı olan çekici olacak, eşsiz, bulunmaz.... Kim bilir belki estetikçiler artık "gerçekten farklılık" için bedenleri değiştirmeye başlayacak.
Biraz etrafına bak ünlü markaların mankenlerine, kataloglarına, hatta vitrin mankenlerine de... Uzun yıllardır bize örnek gösterilen şablonlardan çok uzaklar değil mi?? Gözlem yapmaya devam et bak bakalım daha neler göreceksin!!!
Ufak ufak; Büyük beden mankenleri podyumlarda görmeye, saçlarını gri renge boyayan pop yıldızlarına, dip boyasını hiiiç aksatmayan bazı ünlülerin tamamen boyayı bırakıp gri saçlarıları ile mutlu olmasına (bknz; Lady Gaga, Helen Mirren, MerylStreep),
Eskiden kaşı alınmamış bir bayan bakımsız olarak nitelendirilirken şu an Amerika'da kaş nakilleri yapılmaya başlamasına (Gucci, Valentino, Chloe gibi markaların manken tercihleri gittikçe buna kayıyormuş),
Ayrık dişlerin sexy bulunmasına ve moda olmasına (bknz; Georgia Jagger ayrık dişleriyle “yılın modeli” seçildi ve İngiliz Vogue’una kapak oldu) şahit oluyoruz.
Dove sıradan kadını reklam kampanyasında kullanıyor slogan şu "gerçek kadınlar"...
Glamour dergisi altı tane tombul bayanın bir arada çıplak fotoraf çektirmesine,Prada, Louis Vuitton, Tom Ford, Giles Deacon gibi markaların podyumlarında kilolu, kalın kaşlı, gri saçlı çekici mankenleri görmeye,"
alışın...
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpsyeFLs7_0PShU-DQxlNet63XYeclqrzoRoGmhpGfpP3GI3tAfv7rY-nkO6r0Bg4aY6wdAT0fow22r87o_xWu9eSH5UtHEUYBdppvFgQBwXt8qS7a1y8fz4-91rnTAZiwAHgNfmUGI5hV/s320/untitled.bmp)
Özgün olmalı insan, tarzı olmalı...
Kusurlarımız aslında tamamen bizi özgün kılan özellik ve güzelliklerimiz... Rahatsız olduğunu düzle ama lütfen herşeyinle başkasına benzeme...
PS: Bakalım ilerleyen zaman bana neyi gösterecek... Bilirsin kendime has bir tarzım vardır, öyle dersin sen de eğer bir değişiklik kararı alırsam çok farkına varmayacaksın, söz:) Şarkımız LİNK'de ;)